Tarihi Samsun çeşmeleri günümüzde eski önemlerini maalesef yitirmiş durumdadır. Çok sayıda tarihi çeşmenin yıkılmış olması ile birlikte, mevcudiyetini koruyan yapıların bazılarının restorasyonu sağlanmış olsa da bazıları ise müdahale edilmesini beklemektedir. İşte Samsun’daki bazı önemli tarihi çeşme yapıları;
Samsun Hamidiye Çeşmesi
Samsun’da Pazar Mahallesi Subaşı mevkiinde bulunan Sultan 2. Abdülhamid tarafından 1892 yılında yaptırılan çeşme mimari yapısıyla oldukça dikkat çekicidir. Çeşme ne yazık ki günümüze kadar korunamamış olmakla birlikte, bu gün eldeki bilgiler doğrultusunda orijinal konumuna yakın bir noktada tekrar inşa edilmiştir.
Samsun Alemdarzade Çeşmesi
Şehir merkezinin kuzeybatısında, Hançerli Mahallesi sınırlarında, eski şehir stadyumuna yakın bir konumda bulunmaktadır. Çeşmenin çevre yoluna bakan güney yüzünde, beyaz mermer üzerine yazılmış, üstünde tuğra bulunan, alt kısmı kartuş içinde çerçevelenmiş, iki sıra halinde dizilmiş, dört satırlık bir inşa kitabesi yer alır. Kitabenin ortasında görülen kırılma ve ilk satırdaki dikkatlice kazınmış izler, kitabenin tamamının okunmasını engelliyor. Sultan II. Abdülhamid H. 1309 / M. 1892 yılında yaptırmıştır. Günümüzde şehir şebeke suyuna bağlı olan çeşme hâlâ faal durumdadır.
Dört yöne bakan çeşme, kasnağa sahip olmayan küçük bir kubbe ile örtülüdür. Güneye bakan cephede iki musluğu bulunan çeşmenin yalağı betonarme malzemeden yapılmıştır. Kubbe dahil olmak üzere çeşmenin cephelerinde, gri renkli, belirli bir tür kum taşı kullanılmıştır. Taşın oldukça düşük kaliteli olmasına rağmen dikkat çekici bir şekilde işlendiği görülmektedir.
Samsun Abdullah Paşa Çeşmesi
Samsun Yalı Cami önünde yer alan çeşme yapısı Hicri takvimle 1264 (1848) yılında Samsun Mutasarrıfı Abdullah Paşa adına annesi tarafından yaptırılmıştır.
Ne yazık ki yol yapımı nedeniyle 1930 yılında yıktırılan çeşme hem mimari hem de üzerindeki plastik sanatlar konusunda eşsiz bir eser olarak kayda geçmiştir. 5 musluklu görkemli yapının günümüzde rekonstrüksiyonunun yapılması beklenmektedir.
Samsun Fazıl Kadı Çeşmesi
Şehir merkezinde, Pazar Mahallesi’nde, Pazar Camii’nin yaklaşık 100 metre batısında, Fazıl Kadı İlköğretim Okulu’nun (İbtidaî Mektebi) avlu duvarının dış yüzünde bulunmaktadır. Okulun deposunda mektebe ait inşa kitabesinde “ibtidaî mektebi 1 Safer sene 1319” (20 Mayıs 1901) yazılıdır.
Mimari ifade ve süslemeler açısından birbirine uyumlu ve benzer olan yapıların, kitabede geçen 1901 yılında, aynı zamanda inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir. Yöreyle ilgili bazı kaynaklarda adından bahsedilen çeşmenin önündeki cadde zamanla yükselerek, çeşme yalağını gizlemiş görünmektedir. Suyu akmayan çeşmenin önüne, belediye tarafından küçük ve modern bir çeşme yapılmıştır.
Çeşme, düzgün kesme taş kullanılarak inşa edilmiştir ve rengi kirli beyazdır. Alt ve üst kısımları profilli silmelerle belirginleşen plastırlarla süslenmiş, yan yana küçük profilli konsollar ve üst üste bindirilmiş profilli silmelerle desteklenmiştir. Çeşmenin üstünde, geniş bir kaş kemer formunda bir taç bulunmaktadır. Tacın her iki yanında kum saati şeklindeki vazo benzeri motifler görülürken, içlerinde biri büyük ve oval, diğeri ise küçük ve yuvarlak olmak üzere üç çelenk bulunmaktadır.”
Samsun Bafra Ali Bey (Canikli Ali Paşa) Çeşmesi
Bu su kaynağı, ilçe merkezinde, Cumhuriyet Meydanı’nın kuzeyinde Hükümet Konağı’nın önünde konumlanmıştır. Su kaynağının üzerinde üç adet kitabe bulunmaktadır. Bu kitabelerden ikisi güneye bakan ana cephesinde, diğeri ise kuzey cephesindedir.
Kitabelerden anlaşıldığı üzere, Canik muhassılı Hacı Ali Bey tarafından H. 1167 / M.1753–54 yıllarında yaptırılmıştır. Kitabelerde oldukça zarif ve şiirsel ifadeler kullanılmış olup, birinci kitabede 1167 tarihi hem rakamsal hem de ebced hesabıyla 15. satırda belirtilmiştir. Üçüncü kitabede ise tarih tekrarlanmıştır.
Muntazam kesme taş işçiliği ile dikkat çeken bu yapı, Meydana bakan revaklı asıl cephe ile kuzeye bakan arka cephesinde, lülelere sahip olup, yan cepheleri sağır tutulmuştur. Zamanla çevresinin yükselmesiyle yalak kısmı zemine gömülerek, su kaynağına alçak bir profil kazandırmıştır. Güney cephesindeki en çarpıcı özellik, 1.65 metre derinliğinde, yekpare sekizgen sütunların taşıdığı üç yuvarlak kemerlerle açılan, üstü zarif bir beşik tonozla örtülü, şık bir revaktır.”
Samsun Bafra Kadı Çeşmesi
Hacı Nabi Mahallesi’nde, şehir merkezine yaklaşık 40-50 metre uzaklıkta, Çarşı Camii’nin güneyinde konumlanmıştır. Çeşmenin üzerinde, mermer bir yüzeye hafifçe oyularak yazılmış dört satırlık bir kitabe bulunmaktadır. Kitabeden çeşmenin H.1194 / M. 1780 yılında Kadı Ali Efendi tarafından inşa edildiği anlaşılmaktadır.
Yerel bazı kaynaklarda yapının, Kadı Ali Efendi’nin 1778 yılında yaptırdığı şeklindeki kayıt tekrarlanmaktadır. Eski bir binanın güney cephesine bitişik olan çeşme, üç yanı cadde ve sokaklarla çevrilidir. Cephenin ortasında, tek bir lüle açıklığı ve küçük bir çanak şeklinde bir su alma yeri bulunmaktadır. Tek cepheli çeşmenin, üst kısmında ve ortasında yer alan kabartmalar, plastik malzemenin yüzeyde bıraktığı dikey izlenimi, dönemin barok tarzını yansıtmaktadır. Şu an için musluk monte edilmiş olan lüle deliğinin altındaki mermer su alma yeri, etrafı süslü tek parça bir unsurdur.”
Samsun Bafra Taşlı (Kuru/Hazinedarzade Ahmed Bey) Çeşmesi
Bafra ilçesinde, Hacı Nabi Mahallesi’nde, Hacı Baş Sokağı üzerinde bulunmaktadır. Çeşmenin üstünde, oyma taş üzerine işlenmiş bir Osmanlıca kitabe mevcuttur. Kitabede çeşmenin H. 1256 / M. 1840 – 41 yılında, Bafra Ayanı Hazinedârzâde Ahmed Bey tarafından yaptırıldığı belirtilmektedir. Suyu akmayan çeşmenin lavabası, yolun altında kalmış durumdadır.”
Samsun Bafra Mescit Çeşmesi
İlçe merkezinde, Müftü Mescidi’nin avlusunda bulunmaktadır. Çeşme, eskiden mescidin önünde yol kenarında yer alıyordu. 1964 yılında eski ahşap mescidin yıkılıp şimdiki kâgir yapının inşa edilmesiyle beraber şimdiki konumuna taşındığı kaydedilmektedir. Çeşmenin üstünde, kesme taş levhaya dökülmüş dört satırlık Osmanlıca bir inşa kitabesi mevcuttur. Kitabede belirtildiğine göre çeşme, H.1256 / M.1840–41 yılında, Bafra Ayanı Hazinedârzâde Ahmed Bey tarafından yaptırılmıştır.
Çeşmenin alt kısmı düzgün kesme taş işçiliğiyle dikkat çekerken, yeni fayans karolarla kaplıdır. Önünde bulunan yalak, oturaklar ve modern su tesisatıyla donatılmıştır. Taşınma sırasında orijinalliğinin büyük ölçüde korunduğu anlaşılan üst yapıyı, sade bir silme çevrelemektedir. İçeri doğru giren küçük niş, taslığın ana öğesidir. Bu çevresi, baklava dilimi şeklinde çizikleme tekniğiyle yapılmış, geometrik bir bordürle çevrelenmiştir. Üzerinde zarif bir kaş kemer bulunurken, yanlarında ise simetrik bitki motifleri yer almaktadır.”
Samsun Bafra Hüseyin Bey Çeşmesi
İlçe merkezinde, Cumhuriyet Mahallesi’nde, Tarihi Askerlik Şubesi’nin karşısında bulunan meydanda yer almaktadır. Çeşmenin iki inşa kitabesi bulunmaktadır. İlk kitabe, “Maşallah” altında olup, dörtgen bir kartuş içine H. “1326” (M. 1908–09) yazılıdır. Kuzey cephenin ortasında kabartma olarak yazılmış olan Osmanlıca kitabe şu şekildedir: “Bafra eşrafından Kazan Asmazzâde Hacı Abdurrahman Ağa’nın mahdumu merhum Hüseyin Bey’in eseri hayırlıdır. 15 Receb sene 1327.”
Çeşmenin süslemeleri dönemin modasını yansıtmaktadır. Batıya bakan yüzün üstünde, üçgen panonun sağ kenarında küçük bir parça kırık vaziyette bulunmakta, fakat hâlâ yerindedir. Kirli beyaz renkli kalker türündeki kesme taşın içi oyularak, eritilmiş kurşunla doldurulmuş ve dövme demir parçayla taşlar birbirine kenetlenmiştir.”
Vezirköprü Namazgah Köprülü Mehmed Paşa Çeşmesi
Bu çeşmenin çevresindeki taş yapının içerisinde, beyaz taş üzerine işlenmiş beş satırlık bir Osmanlıca kitabe bulunmaktadır. Kitabenin içeriği şöyledir: “Sahibü’l Hayrat Muhammed Ağa Sene.” Bu kitabeden, Muhammed Ağa’nın H. 1052 / M. 1642-43 yıllarında yaptırdığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere “Muhammed,” “Mehmed” olarak da okunabilmektedir. Dolayısıyla kitabede geçen kişinin daha sonradan sadrazam olacak ve Köprülü namıyla anılacak olan Mehmed Paşa olması muhtemeldir. Caminin avlu duvarına bitişen bu çeşme, küçük bir alanda konumlanmıştır ve yuvarlak kemerle çevrelenmiştir. Doğuya bakan cephesinde, dikdörtgen şeklinde kirli beyaz blok kesme taştan yapılmış bir yalak bulunmaktadır.
Yalağın iki yanında aynı cins taştan yapılmış testi şekilleri görülmektedir. Soldaki testi şekli kısmen tahrip olmuştur. Kemerin üzengi hizasının altında, yan yana iki lüle deliği açılan kesimde, testi şekilleri ve yalakta kesme taş kullanılmıştır. Çeşmenin diğer kesimlerinin malzemesi ise sıvayla kaplandığından dolayı net bir şekilde görülememektedir.
Vezirköprü Arasta Çeşmesi
Çeşme, arastanın doğu kapısının yanındaki doğu kolda, içeriye doğru bakan dükkânlardan kapıya yakın olanının güney duvarına bitişiktir. İnşa kitabesi bulunmayan çeşmenin, bedesten ve arastayla beraber, 17. yüzyıl ortalarında inşa edilmiş olabileceğini düşünüyoruz. 2003 yılında kemer çevresi ve üst kısmının insan eliyle kasıtlı olarak tahrip edildiği tespit edilmiştir.
Orijinal yapısının büyük ölçüde korunduğuna inanılan çeşme, tek cepheye sahiptir. Güneye bakan cephesinde tek lüle deliği bulunan çeşmenin, kesme taş üstünde ise büyük bir kısmı sıva altında kalmış olmasına rağmen, son yıkımda ortaya çıktığı üzere tuğla kullanılmıştır. Çeşmenin önünde, her iki yanı kesme taş döşeli testi sekisiyle süslenmiş, basit dikdörtgen bir yalak bulunmaktadır.”
Vezirköprü Kral Mezarlığı Karşısı İsimsiz Çeşmesi
Çeşme, ilçe merkezinin batısında, Karlık Mezarlığı’nın karşısında yer alır. Büyük bir kısmı yolun altında kalan çeşmenin üstünde, ilk iki satırı açıkta kalan bir inşa kitabesi mevcuttur. Kabartma olarak yazılan kitabenin üzerine sürülen badana, okunmasını oldukça zorlaştırmıştır. Ayrıca ikinci satırın alt kısmı, noktalama hizası itibariyle toprağa gömülü olduğundan, kitabenin sadece birinci satırı okunabilmektedir.
Okuyabildiğimiz kısım şu şekildedir: “Sahibü’l-hayrat ve’l-hasenat Aişe Hatun”. Bu ilk satırdan çeşmenin “Ayşe Hatun” tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Köprülü Mehmet Paşa’nın eşi olan Ayşe Hatun’un Taşkale Camii ile birlikte Vezirköprü’deki diğer vakıflarının kaydedildiği vakfiyede bu yapının da geçtiği anlaşılmaktadır. Çeşmenin vakfiyenin düzenlendiği H. 1107 / M. 1696 tarihinde veya birkaç yıl önce yapılmış olabileceği kabul edilebilir. Önünden geçen yolun zamanla yükselmesiyle büyük bir kısmı toprak altında kalan çeşme, kendi haline terk edilmiştir.”
Vezirköprü Üzüm Hanı Su Kaynağı Çeşmesi
Su kaynağı, Üzüm Hanı’nın avlusunun doğu köşesinde, dükkânlarla ahırın birleştiği noktada bulunmaktadır. Üzerinde kitabe bulunmayan bu su kaynağının, han ile birlikte 17. yüzyılın sonları ile 19. yüzyıl arasında yapılmış olabileceği tahmin edilmektedir. Suyu akmayan ve bakımsız bir şekilde terk edilmiş olan su kaynağı, yıkılmak üzere.
Vezirköprü’deki diğer birçok su kaynağı gibi, sadece ön yüzünde süsleme bulunan tek cephesi olan su kaynağının önünde, kesme taştan yapılmış, dikdörtgen şekilli, sade bir yalak bulunmaktadır.”
Vezirköprü Askerlik Şubesi Çeşmesi
İlçe merkezinin batı bölgesinde, Dikenli Mahallesi’nde, Askerlik Şubesi’nin arka bahçesinde konumlanmaktadır. Yapının kim tarafından ve ne zaman yapıldığı belirsizdir ve inşa kitabesi bulunmamaktadır. Yerel kaynaklarda bu çeşmeden bahsedilmemektedir. Samsun Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Arşivi’nde adına bir tescil fişi düzenlenen yapının, mimari ve süsleme özellikleri geç Osmanlı dönemini işaret etmektedir. Çeşmenin köşelerindeki sütunlar, başlık ve kör kemerli düzenleme, 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarına işaret etmektedir. Yeni musluklar takılan çeşme, kullanılmaya devam edilmektedir. Dışarıdan, yeni dökülmüş bir beton tabakayla kapatılan çeşmenin içeriden, muhtemelen kubbeyle örtülebileceği düşünülmektedir. Kuzey ve güney cephelerinde ikişer lüle bulunurken, önlerinde dikdörtgen şeklinde, iki tarafı testi şeklinde değerlendirilen yalaklara yer verilmiştir ve çeşmenin yan cepheleri sağır tutulmuştur.”